Yoga Neden Yavaş Yapılır

Giderek hızlanan hayatın içinde, yoganın en dikkat çekici özelliklerinden biri yavaşlığıdır. Yoga neden yavaş yapılır nedir bunun kerameti diye merak ediyorsanız doğru yerdesiniz. Hızlıca “yogayı biraz daha hızlı yapsak olmuyor mu?” sorusunun cevabını almak isteyenleri de hiç bekletmeyeceğim. Hayır olmaz. Ayrıca ne bu sabırsızlık?

Hayatın hızı ve yoganın yavaşlığı

Hızın Verdiği Güvenlik Hissi – Rahatlama Becerisinin Kaybı

Nereye koşuyoruz? Her yere.

Günümüz dünyasında her yere koşuyoruz. Yapacak çok şey ve çok az zaman var. Atı almış olanlar Üsküdar’ı çoktan geçti. Zaman hiç durmadan akıp gidiyor. Günlük hayatımızı böylesi bir ritimde yaşadıktan sonra matın üzerine çıkınca da yavaşlamak kolay olmuyor tabi.

Bir çok kişi yoga pratiğinden dinginleşmiş olarak çıkmayı bekliyor. Ama matın üzerine çıkıp bir anda yavaşlamaya çalışınca zihin isyan ediyor. Çünkü yavaşlık ve dinginlik artık zihnimizin kendini güvende hissettiği bir alan değil. Yoga neden yavaş diye isyan ediyor zihinler. Ne zaman bu asana bitecek ne zaman bir sonrakine geçilecek…..

Bu yazıda üzerinde sık sık duracağım çok değerli bir alıntı var:

Zihni dalgalanmaya (hareket etmeye) devam ettiği sürece, kişi, kendini bu hareketten ibaret zannedecektir.

Bu mantıkla zihni yavaşlatmak aslında, hızla hareket etmeye alışmış bir zihin için çok stresli olabilir. Basit bir yavaşlama talebi hızlıca bir varoluş savaşına dönüşür. Yani çok güçlü bir direnç hissedebilirsiniz bu tür pratiklere karşı.

Özellikle geleneksel yoga yapıyorsanız nefeslerin oldukça yavaş alınıp verildiğini gözlemleyebilirsiniz. Bir öğrencim bizimle ilk çalışmaya başladığında, nefesler ona çok yavaş gelmişti. Hatta başlarda acaba bu kadar yavaş nefes almak güvenli olmayabilir mi diye bile düşünmüş. O öğrencim yalnız değil.

Eğer siz de pratikler sırasında “yoga neden bu kadar yavaş diye sorgulamadan edemiyorsanız, siz de yalnız değilsiniz. Çok basit gibi görünen bir şeye karşı bilincin, bilinç altının geliştirdiği çok güçlü bir dirençten bahsediyorum. (Rahatlama becerisini tamamen kaybeden insanların sayısı hiç de az değil.) Haliyle insanlar giderek kendilerini biraz daha konfor alanında hissettikleri için günümüz yoga pratikleri de sürekli hızlanıyor.

Artık bir yoga dersine katıldığımda nefes almam için zamanım olacak mı diye endişeleniyorum. Modern yoga pratiklerindeki bu hızlanma da yoganın üzerinde durduğu en önemli temel taşlarından birini kırıp parçalıyor aslında. Yüksek hızlı, çılgın geçişleri olan, küçücük matta kendini oradan oraya vurduğun pratikler eğlenceli gibi gelse de aslında yoganın bize verebileceği inanılmaz faydalardan bizi uzaklaştırıyor.

Saf Bilinç Nedir? Yoga Felsefesinin Temeli

Zihnin Dalgalandığı Sürece Kendini Bu Dalgalanmalarla Bir Zannedeceksin

Kendimizi aklın dalgalanmalarıyla özdeşleştirmemizin neden bir sorun olduğunu anlatmak istiyorum. Çok daha fiziksel bir boyutta düşünelim. Kolumu kaldırmam bir fiziksel hareket. Biz kendimizi fiziksel hareketlerle genellikle özdeşleştirmiyoruz. Yani bu hareketin bir seçim olduğunun, kolumuzu canımız istediğinde indirebileceğimizin farkındayız. Kol kaldırma hareketini bir amacımıza ulaşmak için bir araç olarak ustalıkla kullanabiliyoruz. Aynı şeyi tüm bedenimiz için söyleyebiliriz.

Daha önce bir yazımda uzun uzun yazmıştım: yoga aklın dalgalanmalarının durdurulmasıdır (Patanjali, Yoga Sutra). Patanjali’nin burada sözünü ettiği dalgalanma tüm zihinsel aktiviteleri kapsar: Düşünmek, algılamak, dikkat dağılmaları vb.. Ve tam da yukarıdaki başlıkta yazdığı gibi kendimizi bu zihin hareketleriyle bir zannediyoruz. Yani şu an tüm zihinsel aktivitenizi durdursanız altından ne çıkar? “Bilmem” ya da “hiç” cevabını veriyorsanız işte tam da bundan bahsediyorum.

İşte zihnimizle böyle bir ilişkimiz yok. Sinirlendiğimizde bunun bir seçim olduğunu, istediğimizde öfkeyi kapatıp, bizim için daha uygun bir duygu durumuna geçebileceğimizi düşünmüyoruz. Bir şeyden korktuğumuzda, onun korkulacak bir şey olmadığına inanmayı seçemiyoruz. İnançlarımızı, duygu durumumuzu, düşüncelerimizi hayat amaçlarımız için araç olarak kullanamıyoruz. Kolumu bir kere kaldırdım diye yukarıda tutacak bir şey arayarak yaşamam ne kadar saçma ve anlamsız olurdu di mi? Ne yazık ki zihnimizin dalgalanmalarının peşinde sürüklenerek yaşıyoruz. Bu yüzden de kendimizi bulmamız, kendimizi gerçekleştirmemiz çok zorlaşıyor. Yukarıdaki sözün devamı var:

Zihni dalgalanmaya (hareket etmeye) devam ettiği sürece, kişi, kendini bu hareketten ibaret zannedecektir. Ve böyle zannettiği sürece de acı çekmekten kaçamayacaktır.

Yoga neden yavaş çünkü Yavaşlık, gözlemcide dinlenmeye açılan kapıdır.

Çok sinir bozucu değil mi? Bu savı elimin tersiyle çürütebilmek isterdim. Çürütemedim. O yüzden yoga yapıyorum. Zaten yoga o yüzden var.

Yoga tam olarak bu döngüden kurtulmak için geliştirilmiş bir öğreti. Yoga insan olmanın en çıkmaz döngülerinden kurtulmamıza için bize araçlar verir. Böyle bir gelenek olduğu içinde varoluşumuz karanlık yanlarına çekinmeden bakar. Eğer yoga felsefesinin güzel, aydınlık şeylerden, güçlü ve esnek bedenlerden bahsettiğini sanıyorduysanız çok yanılıyorsunuz. En karanlık şeylerden bahseder çünkü bir çözümü vardır ve o yüzden ışık saçar. (bu arada yoganın asana olmadığına dair bir blog da yazmıştım, ona da buradan ulaşabilirsiniz.)

Dalgalanmaların Arkasında Kim Var

Yoganın yavaşlığının nedeniyle konunun ilgisi üzerinde konuşmaya geçmeden önce, zihnin dalgalanmalarının arkasında ne bulabileceğinizden kısaca bahsetmek istiyorum.

Aklın tüm dalgalanmalarının arkasında her şeyin farkında olan bir bilinç var. Bir gözlemci var. Eğer aklınız “Eee çok güzelmiş aferin ona, gözlemlesin dursun o zaman” gibi düşüncelerle dalgalanmaya başladıysa onu hemen durdurun.

Kol kaldırma örneğine geri dönelim. Bunun istemli bir kas hareketi olduğunun farkında olan bilincin sahip olduğu gücün farkında mısınız? Farkındalık, kolun hareketinin bilince ait olduğunu, kolun başka neler yapabileceğini biliyor, içinde bulunduğunuz durumun ayırdında. Bu farkındalık size seçim yapabileceğinizi söylüyor, seçeneklerinizi bilmenizi sağlıyor, içinde olduğunuz durumu ve varmak istediğiniz hedefi odağınızda tutuyor. Ancak böyle bir farkındalık sayesinde kolunuzu anlamlı, işe yarar hareketler için kullanabilirsiniz. Bahsettiğim farkındalık çok basit gibi, o kadar normal ki üzerinde konuşmaya değmez gibi geliyor başta insana.

Düşüncelerin, algıların, inançların, dikkat dağılmalarının arkasında, bunların hiç biriyle özdeşleşmemiş farkındalık da tam da öyle. Önemsiz, ve etken olmadığı için güçsüz gibi geliyor insana başta. Ama o olmadan hayatta kendimizi gerçekleştirebilmemiz için sürekli çok iyi zarlar atmamız gerekiyor.

Olumlu düşünce gücü dedikleri şeyi bazen bu zarların yüksek gelmesini sağlamaktan ibaret bir şey gibi pazarlıyorlar. Ama öyle değil. Düşüncenin gücünü gerçekten açığa çıkarabilmeniz için gözlemci olan, farkında olan bilincinize ulaşabilmeyi öğrenmeniz lazım. Bilinç ve güç arasındaki ilişkinin Tantrik yorumu üzerine biraz daha okumak isterseniz bu yazımı inceleyebilirsiniz.

Ben işin mistik diye tanımlanan kısmının deneyimlenerek tanınmasından yanayım. O yüzden teorik olarak bu konulara çok girmiyorum. Ama buraya kadar geldik bu konuyla ilgili bir ekleme yapmak istiyorum. Dalgalanmaların arkasındaki farkındalığın ya da diğer bir deyişle saf bilincin pragmatik olarak ne işe yarabileceğinden biraz bahsettik. Daha doğrusu bütün hayatınızı nasıl değiştirebileceğini biraz anlattım.

Bilincimizin saf haline ulaşabilmek demek aslında bize günlük hayatımızda tanıdık olmayan başka bir bilme, algılama yöntemine ulaşabilmek demek. Daha önce varolduğunu, doğuştan beri bize ait olduğunu bilmediğimiz yepyeni bir algıya ulaşmak demek. Bu yeni algıyla, siz belki 3. göz dersiniz, görebilecekleriniz tabi ki görmeyi beklediklerinizden çok farklı olacak.

Bu son söylediklerim sizi biraz korkuttu mu? Bu çok normal çünkü konfor alanınızın dışında. Ama şu kadarını söyleyebilirim: eğer yoga geleneğine uygun şekilde pratik yaparsanız hazır olmadığınız hiç bir şeyle karşılaşmayacaksınız.

Yavaşlamazsan hiçbir şeyi göremezsin.

Yoga Neden Yavaş Yapılır

Teslimiyet & Farkındalık

Aslında yoga neden yavaş sorusunun cevabını kısaca vermek çok kolay. Zihnin hareketlerinin arkasında saf farkındalık var dedik. Saf farkındalık sana seçim yapabilme gücünü verir dedik. Demek ki işin anahtarı, hareketi azaltıp farkındalığı arttırmak.

Yine hareket eden kol örneğimize geri dönelim. Kolunuzu hızlıca bir döndürün. Neler gözlemleyebildiniz? Omzun zorlandığı yerler var mıydı? Hareket aralığınızın dar olduğu yerler? Elbiseleriniz cildinize sürtündüğünü hissetiniz mi? Kolunuzun hareketiyle hareket eden havayı? Zihniniz hareketinizi sorguladı mı, neden şimdi bunu yapıyorum diye? Peki şimdi de kolunuzla olabildiğince yavaş bir şekilde kocaman bir daire çizin.,

Hangisinde daha fazla şey gözlemlediniz? Yavaşladığımızda harekete dair algımız derinleşiyor. Yaptığımız şeyin detaylarının daha çok farkına varıyoruz. Yoga pratiğin ilk aşamada tam da bu yüzeysel farkındalığı geliştirerek başlar. Sonra işler derinleşir tabi ki.

Yavaşlamak anda kalma becerimizi güçlendirir. Sürekli bir sonraki Asanaya gitmediğimiz için. İçinde bulunduğumuz hale biraz yer açtığımız için an içinde kalınabilecek bir şey haline gelir. O anda içince bulunduğumuz duruma teslim olmayı öğrendiğimizde, yani burada daha ne kadar duracağımızı ya da burada durmak yerine başka neler yapabileceğimizi tasarlamayı bıraktığımızda yavaş yavaş bir gözlemci koltuğuna yerleşiriz.

Gözlemci bilinç her şeyin anahtarıdır. İdeali tüm pratik boyunca bir yandan bu bilinci açık tutmaktır. Eylemeyen, tepki vermeyen, kaçmayan, sadece gözlemleyen bilinç ya da farkındalık.

Sıra Savasana’ya geldiğinde artık bütün ipleri bu bilince bırakmak gerekir. Bu noktada ne nefesin ne de bedenin yönlendirilmeye ihtiyacı yoktur. Savasana’nın yoganın en önemli asanası olduğunu duymuşsunuzdur. Nedeni budur işte.

Sıra meditasyona geldiğince artık yüzeyde gözlemlenecek çok az şey vardır. Hareket yok, nefesler yumuşacık… Hatta ideali nefeslerin de belli belirsiz hale gelmesi neredeyse kaybolmasıdır. İşte o anda gözlemci saf farkındalığın görebilecekleri gündelik farkındalığımızın çok ötesine geçer.

Saf bilince ya da farkındalığa ulaşmak ve onu aktif tutmak yaptıkça iyileşen bir beceridir. Her mata çıktığımızda bu beceriyi biraz daha geliştirmek için uğraşırız. Sonunda bu bilincimizin günlük hayatımıza da sızmaya başlamasıdır. İstediğimizde onu çağırabilmektir.

Bu noktada şunu eklemeden de geçemeyeceğim: yoga çok derin ve sistemli bir farkındalık çalışmasıdır. Bütün o yepyeni bir şeymiş gibi pazarlanan ‘mindfullness’ çalışmaları aslında yoganın içinde vardır, olmalıdır. Yoksa yoga sana verebileceği en büyük gücü veremez.

Yoga Otoritelerinden Alıntılar

Şimdi ben bunları hep kendim mantık kuruyormuş gibi anlattım ama işte bakın size yoga otoritelerinden bazı alıntılar yapayım.

  • 📖 “Zihin ve nefes birbirine sıkıca bağlıdır, birinin hareketliliği de durağanlığı da diğerini etkiler.” (BKS Iyengar, Light on Yoga).
  • 📖 “Eğer pratik sırasında kendimizin farkında değilsek, yaptığımız şey yoga değildir.” (TKV Desikachar, The Heart of Yoga).
  • 📖 “Yoga, zihnin dalgalanmalarının durudur.” (1.2) Hızlı hareketler zihni daha çok dalgalandırırken, yavaş ve kontrollü uygulama meditatif bir duruma yaklaştırır.  (Swami Lakshmanjoo’nun “Shiva Sutras” açıklamaları.)
  • 📖 “Asana, kararlı ve rahat olmalıdır.” (Hatha Yoga Pradipika 1.16)
  • 📖 “Yogi, yavaş yavaş nefes alarak enerji kanallarını (nadileri) uyandırmalıdır.” (Hatha Yoga Pradipika 2.2)
  • 📖 “Zihin yoga ile birleştirilmeli, bilgelik yoga ile kazanılmalıdır – acele etmeden.” (Shiva Samhita, 3.11)

Daha böyle devam ederim aslında ama neyse siz meseleyi anladınız bence. Özetle yoganın tüm önde gelen otoriteleri yavaşlık konusunda hemfikir.

Konu üzerinde yapılan bazı bilimsel çalışmalar:

Bu konuda yapılmış güncel çalışmalar da var.

  • 🔬 Mesela Harvard Üniversite’sinin bu yazısında yoganın ve yavaş nefes almanın stresle başa çıkmada ne kadar etkili olduğunu okuyabilirsiniz.
  • 🔬 Yine yoga sırasında yavaş nefesin faydalarını Frontiers in Psychology’nin bu makalesinden, de okuyabilirsiniz.
    • Mesela bu şekilde yoga yapıldığında, çalışan bellek performansında (reaction time ve accuracy) %5–9 iyileşme sağladığı saptanmış.
  • 🔬 Burada direk hızlı vinyasa ve yavaş restoratif ve farkındalıklı yoga türleri üzerinde karşılaştırmalı yapılan bir araştırmanın sonuçlarını da bulabilirsiniz. Sonuç olarak yavaşlayan pratiğin faydalarının hayatın daha fazla alanına yayıldığı gözlemlenmiş.
Yoga neden yavaş çünkü as long as your mind is fluctuating, you will think you are those fluctuations.

Yoga Pratiğinizi Nasıl Dönüştürebilirsiniz

Peki şimdi gelelim ne yapmanız gerektiğine. Tabi ki cevap şu an çok net pratiğinizi yavaşlatmanız gerekiyor. Ama yukarıda da bahsettiğim gibi bu hiç de kolay olmayabilir.

1️⃣ Nefeslerini Uzat

İlk yapmanız gereken nefeslerinizi uzatmak. Bu da aslında ilk önce nefeslerinizin farkında olmanızı gerektiriyor.

  • Nefesiniz pratik sırasında fark edin ve kaç sayıda nefes alıp verdiğinizi sayın.
    • Bu sayma işi başta sinir bozucu gelebilir. Yukarıda anlattığım gibi zihnin pasif bir şekilde gözlem yapmaya ve yavaşlamaya tepki gösterecektir. İşe yaramaz bir şey yaptığını düşünüp sizi bu konuda ikna etmeye çalışacaktır.
  • Farkındalığınızı nefesinize odaklamanıza karşı oluşan direnci de fark edin ve gözlemleyin. Unutmayın siz düşünceleriniz değilsiniz (tıpkı kalkan bir kol olmadığınız gibi 😊)
  • Nefesi uzatmadan önce, nefesinizi doğal hale getirin. Yani:
    • Kesintisiz olsun nefes: aldıktan ya da verdikten sonra hiç duraklama olmasın.
    • Akıcı olsun: Nefes alış ya da verişiniz sırasında duraklamalar ya da debi değişimleri olmasın
    • Sessiz olsun: Nefes alış verişiniz olabildiğince yumuşak ve sessiz olmalı (özel başka bir teknik yapmıyorsanız)
    • Derin olsun: Diyafram nefesini kullanın. Nefes aldığınızda nefes karnınıza doldun, karnınızdan boşalsın.
    • Dengeli olsun: Nefes alış süreniz, veriş sürenize eşit olsun.
    • Bunların hepsini kontrol edebilmek için de burundan nefes alıp verin.
  • Bu koşulları sağladıktan sonra nefesinizi uzatın. İlk mata çıktığınızda 4 sayıda nefes alıyorsanız o sayıyı 6’ya, hatta olabiliyorsa 8’e (artık sayma hızınıza göre çok değişir bu sayı ama… ) çıkarın ve pratik boyunca nefesinizi uzun tutmaya çalışın.
  • İşte asıl iç direnç şimdi başlayacak. Ben bu anlarda küçük bir çocuğun kış günü dondurma yiyememesine isyanını izler gibi izliyorum kendi zihnimi. Ne kendini yerlere atıp ağlamadığı kalıyor, ne herkesten nefret ettiğini bağırmadığı. Yargılamamak lazım. Kış günü dondurma yiyemediği için isyan eden bir parçasının olması gerekir bence insanın ne kadar büyüse de. O da çok güzel.

2️⃣Asanalarda Duruş Süreni Uzat

Asanalarda duruş sürenizi uzatmaya başlayın sonra yavaş yavaş. Her asanada olması gerekmez ama belli asanalar seçin ve bir kaç nefes durun. Benden zihin ve nefes birlikte hareket eder. Nefesi yavaşlattık. Beden hareketlerini de yavaşlatınca zihin daha da yavaşlayacak. Daha çok isyan edecek ve size gözlemek için daha fazla fırsat verecek.

Asanada dururken nefesin yavaşlamasının etkisini zihninizde gözlemlemek için daha fazla fırsatınız olacak. Bir sonraki asanayı düşünmeyeceksiniz. O pozun içine kendi kendinize duracaksınız. Durmak da zihninizi konfor alanından çıkaracak. Çıkan tüm isyanları sakince ve kendiniz yargılamadan gözlemlemelisiniz bu noktada. Aklınızın buradan kaçmak için ürettiği bahaneler her zaman saçma olmayacak bu arada. Çoğu zaman çok mantıklı savlar üretecek.

Asana pratiği bir çeşit teslimiyet gerektirir. Sürekli plan yapan ve kendini koruma stratejileri geliştiren zihnin bu teslimiyete alışması zaman alacaktır. En basitinden yavaş olduğunda pratiğin çok basit olacağını söyleyecektir. Siz ona inanmayın. Yavaş ve doğru yoga pratiği bedeni diğerinden çok daha fazla geliştirir.

3️⃣ Asanalar Arasındaki Geçişleri Yavaşlat

Şimdi eğer yavaş pratiğin kolay olduğunu düşünenlerdenseniz, bu noktada yanıldığınızı fark edeceksiniz. En basitinden Chatruranga’ya 2 sayıda inmek yerine 8 sayıda inmeyi deneyin. Hangisi daha zor? Hangisi daha bilinçli? Hangisinde hata yapma riskiniz daha az?

Artık sadece Asanaların içinde değil aradaki geçişlerde de nefesinizi saymaya devam edin. 6 sayı boyunca yavaş yavaş geçin bir sonraki asanaya. Bütün bir nefes alışınızı ya da verişinizi kapsasın geçiş.

4️⃣ Meditasyon

Modern yoganın geldiği noktayı düşünerek bu maddeyi ekledim. Aslında zaten tüm mat pratiğinin amacı sonunda yaptığınız meditasyon olmalı. Farkındalıklı bir asana pratiği yogiyi meditasyon için hazırlar. Sonunda da bir çeşit ektiğini biçme aşamasıdır meditasyon. Ekip ekip gitmeyin yahuu.

Nasıl meditasyon yapacağım diye soranları tabi ki yine bu konuda yazdığım blog yazısına yönlendirebilirim.

Ya da size özel pratikler yapmak için benimle birebir çalışmak isteyebilirsiniz. Onunla ilgili bilgiler de burada.

Umarım yoga neden yavaş yapılır sorusuna verdiğim cevabı faydalı bulmuşsunuzdur. Başka merak ettiğiniz konular varsa ve iletişim bölümünden bana yazarsanız onlarla ilgili da yazılar yazmak için elimden geleni yaparım.

O zaman size iyi ve yavaş pratikler diliyorum.

Zeynep

Yogaya Dair Diğer Yazılarımız

Yoga Neden Yavaş Yapılır

Giderek hızlanan hayatın içinde, yoganın en dikkat çekici özelliklerinden biri yavaşlığıdır. Yoga neden yavaş yapılır nedir bunun kerameti diye merak ediyorsanız doğru yerdesiniz. Hızlıca “yogayı biraz daha hızlı yapsak olmuyor mu?” sorusunun cevabını almak isteyenleri de hiç bekletmeyeceğim. Hayır olmaz. Ayrıca ne bu sabırsızlık? Hızın Verdiği Güvenlik Hissi – Rahatlama Becerisinin Kaybı Nereye koşuyoruz? Her … Devamını oku
Bir yoga matının yakından resmi, üzerinde yoga yapan birinin elleri ve ayakları görünüyor

Yoga Matı Meselesi – En Çok Sorulan 5 Sorunun Cevabı

İlk aldığım yoga matımı hatırlıyorum. Dükkandaki en ucuz matı almıştım. Elimin altında parçalanmaya başlayana kadar iyi iş görmüştü. Ama o sırada yıl 2007 idi. Tabi o zaman yoga bu kadar popüler değil o yüzden de her matın üzerine yoga matı yazıp geçmiyorlardı. Şimdi maalesef insanların yoga matı olarak kullanılmaya uygun olmayan matları alıp geldiklerini görüyorum. … Devamını oku
Büyülü bir gün batımı karşısında bağdaş kurmuş oturan birinin arakdan görünümü - Yoga Sutra'nın Yoga Ne İşe Yarar Sorusuna Verdiği Cevabı Temsilen

Yoga Sutra’ya Göre Yoga Ne İşe Yarar | Derinlemesine Rehber

Yoga Sutra yoga üzerine yazılmış nihai otorite yazıttır. Yoga Sutra’nın üzerine yoga ile ilgili onunla çelişen bir şey söylenemez. Öyle temel, öyle otoriter bir metindir Yoga Sutra. “योगशास्त्रे प्रमाणं पतञ्जलिः” (yogaśāstre pramāṇaṃ patañjaliḥ) Bazılarınız bahsettiğm metnin adını Yoga Sutralar olarak duymuş olabilirsiniz. Sutra kelimesi ip ya da bağ anlamına gelir. Bunu bir düşünce ya öğreti … Devamını oku
Zeynep'in yoga pozu fotoğrafları iki yanda ortada da yoga başlangıç serisi başlığı var.

Yoga Başlangıç için 8 Adım – Yeni Başlayanlar İçin Online Yoga

Adım adım yoga pratiğinizi oluşturun Yoga başlangıç seviyesi dersleri almak, yogaya başlamak isteyenler için bir ilk adım yolculuğu tasarladım. Yolculuk 8 online yoga başlangıç dersinden oluşuyor. Beni takip ederek yoga ilk adımınızı atabilirsiniz. Yoga pratiğine adım atmak istiyor ama nereden başlayacağınızı bilmiyor musunuz? İşte bu yoga dersleri serisini tam da sizi düşünerek yazdım. Yeni başlayanlar … Devamını oku

Yoga felsefesi ve tekniklerine dair diğer yazılarımızı görmek için buraya tıklayın.