Yeni Başlayanlar İçin Meditasyon
Meditasyon yapmak isteyenler, ama nereden nasıl başlayacağını bilemeyenler için bir rehber hazırladım. İşin başında yapılması ve dikkat edilmesi gerekenleri yazdım. Keyifli okumalar.
Başlamadan önce bir şeyi açıklığa kavuşturmak istiyorum. Meditasyonla ilgili çok farklı öğretiler ve teknikler bulmanız mümkün. Ben burada milattan binlerce yıl öncesine dayanan bir meditasyon geleneğinin öğretilerine bağlı kalarak anlatacağım meditasyonu. Nedir bu gelenek diye aklınızda bir soru işareti oluştuysa, cevabı hemen vereyim. Tabi ki yoga geleneğinin. Eğer yogayı sadece popüler kültür üzerinden tanıdıysanız birazdan söyleyeceğim şey size şaşırtıcı gelebilir. Mat üzerinde yapılan hareketler yoganın çok ama çok minik bir kısmıdır. Yoga temel olarak meditasyondur ve bedene değil bilince odaklanır.
Konumuzdan çok uzaklaşmayalım. Derdimiz yoga değil, derdimiz yeni başlayanlar için meditasyon.
-
- İlk önce basit konulardan başlayacağım. Yani nasıl oturulur, ne zaman yapılır vb.
-
- Sonra biraz daha derin konulara girip, meditasyon sırasında kafanızın içinde ne yapmanız gerektiğini anlatacağım.
-
- Son olarak da en önemli kısma geleceğim: siz meditasyon yapmaya çalışırken aklınızın neler yapmaya çalışacağını anlatacağım.
1. Meditasyon Oturuşu
Meditasyon oturuşunun iki temel özelliği vardır:
-
- Omurga dik olmalıdır.
-
- Kıpırtısız olmalıdır.
Dik Oturuş:
Omurganızın dik olacağı herhangi bir oturuş meditasyon için uygundur. Bunun için iki temel pozisyon önereceğim ve iki pozisyonla ilgili de bir iki ipucu vereceğim.
-
- Bağdaş: Kalçalarınız izin veriyor ve uzun süreler bağdaş kurup oturabiliyorsanız bu pozisyon sizin için uygundur.
-
- Sırtınızı isterseniz dik bir şekilde sert bir yere yaslayabilirsiniz.
-
- Omurganızı dik tutmanızı kolaylaştırması için dilerseniz bir yastığın üzerine oturup kalçalarınızı yükseltebilirsiniz.
-
- Bacaklarınızın birbirinin üzerine baskı yapmaması önemli yoksa çok çabuk uyuşur bacaklarınız. Bunu engellemek için alt bacaklarınızı önlü arkalı yerleştirin, üst üste değil.
-
- Bağdaş: Kalçalarınız izin veriyor ve uzun süreler bağdaş kurup oturabiliyorsanız bu pozisyon sizin için uygundur.
-
- Sandalyede Dik Oturmak: Öyle yere yakın yerlerde uzun uzun oturmak size göre değilse, o zaman bir sandalyeye oturabilirsiniz.
-
- Önemli olan omurga dik olsun. Arkanıza yaslanırsanız kaykılmadığınızdan emin olun.
-
- Bacaklarınız benim gibi kısa ise ayaklarınızın altına tabure ya da kitap falan koyabilirsiniz. Ayak tabanlarınız yere tam değsin.
-
- Sandalyede Dik Oturmak: Öyle yere yakın yerlerde uzun uzun oturmak size göre değilse, o zaman bir sandalyeye oturabilirsiniz.
Kıpırtısız oturuş:
Hareket etsek, müzik dinlesek olmuyor mu? Kısa cevap: Olmuyor.
Meditasyon pratiklerinin ilk adımı zihni dinginleştirmektir. Bedensel hareketleri dinginleştirmek de bunun ilk adımıdır. Kedinizi dibini görmeye çalışan bir göl gibi düşünebilirsiniz. Siz hareket ettikçe su bulanacak dibi daha da gizlenecektir.
Hareket ederek ya da bir şeyler koklayıp dinleyerek yapılan tüm meditasyonlar gölü bulandırır. Meditasyon öncesinde bir çeşit hazırlık olarak bu tür şeyler yapmak anlamlı ve faydalı olabilir. Doğru yapılırsa tabi. Ama sonunda mutlaka kendi kendinize dışarıdan başka hiç bir uyaran olmadan kaldığınız bir bölüm olmalıdır. İşte o boş gibi görünen bölüm asıl meditasyondur ve diğer tüm öncü çalışmalardan çok daha önemlidir.
2. Ne zaman ve ne kadar meditasyon yapmak gerekir
Her gün meditasyon yapmak gerekir. Kısa da olsa zihninizi boşaltmak ve kendi kendinize kalmak için her gün fırsat yaratmak bu işin en önemli kısmı.
Yoga sabah ilk iş hatta daha güneş doğmadan meditasyon yapmayı önerir. Ama sizin için ne zaman uygunsa o zaman yapabilirsiniz. Benim tavsiyem gününüzün içinde öyle bir zaman bulun ki, kimse elinizden alamasın.
Meditasyonun ne kadar süreceği size tamamen duruma göre değişen bir şey. İlk başta 10 dakikalık meditasyonlarla başlayabilirsiniz.
3. Meditasyonda ne düşünmeliyim
Hiçbir şey. Meditasyonda düşünülmez.
Bazen insanlar düzenli meditasyon yapanların, meditasyon sırasında sorunlara çözümler aradığını, ya da hayatı çözümlediklerini falan düşünebilirler. Ama yanılırlar. Meditasyonda düşünülmez. Meditasyon düşünmek için değildir. Başta demiştim ya amacımız zihni dinginleştirmek. Zihin bir göl olsun ve son onu dibini görmeye çalışıyorsun. İşte o gölün dibini şimdiye kadar hiç görmedin. neden görmedin. Çünkü düşüncelerin sürekli suyun yüzeyinde dalgalar yaratıyor. Evet, meditasyonda kendinin daha önce hiç görmediğin bir halini deneyimleyeceksin, orada olduğunu bile bilmediğin.
Zihnini boşalt.
Meditasyonda vermesi en kolay ama yapması en zor komuttur: zihnini boşalt. Zihni gerçekten boşaltabilmek demek meditasyonun üst mertebelerine ulaşabilmek demektir.
Düşünmek yok, zihin boşalmıyor, e peki ben ne yapacağım?
Ulaşılabilir bir yerden başlayacağız. Tek bir şeye odaklanarak başlayacağız. Yapacağınız şey bu, tek bir şey seçeceksiniz ve buna odaklanacaksınız.
Neye odaklanabilirim
Teknik olarak her şey olabilir odağınız. Su, ateş, titreşim, bir kavram, bir imge vb. Bir çok meditasyon geleneği nefese odaklanarak başlar işe.
Nefes
-
- Her yere seninle gelir.
-
- Hem içeride hem dışarıdadır.
-
- Seni yaşama bağlar.
-
- Yaşadıklarına göre şekil değiştirir, yani sana seni anlatır.
-
- Farkındalık için kullanabileceğin en güçlü araçlardan biridir.
-
- Zihni kontrol altında tutmak için kullanabileceğin en güçlü araçlardan biridir.
Ne demek yani nefese odaklanmak
Tek odaklılık demek, evrende senin için o tek şeyden başka hiç bir şeyin kalmaması demektir. Farkındalığınız, duyularınız ve aklınız tüm kudretleriyle o tek şeye yani bu durumda nefese odaklanır. Diğer her şey görünmez, duyulmaz, hissedilmez, düşünülmez olur. Bir uyuşma ve başka hiç bir şeyin farkında olmama hali değildir tek odaklılık. Tam tersine bütün farkındalığını alıp tek bir şeye yöneltirsin.
Bu öyle kolay olmayacak tabi. Aklınıza başka düşünceler gelecek, duyularınız farklı uyaranlara çekilecek. her seferinde nefese döneceksiniz. Sıkılmadan, bıkmadan, ‘of yine mi’, ‘ben niye yapamıyorum’ vb. demeden nefese geri dönmeniz gerekecek.
4. Siz Meditasyon Yaparken Aklınız Neler Yapacak
Aklınız meditasyona direnecek.
Burada aklın direnişini kısaca anlatacağım. Ama daha önce şunu söylemem lazım yoganın en temel derdi aklın burada anlatacağım. direnişidir. Yoga aklın meditasyona direne kısmını reaktif akıl diye tanımlar. Hint kültürünün en değerli yazıtlarından birini, yani Bhagavad Gita’yı, bu direnişin öyküsü olarak okumak mümkün. Konuyla ilgili bir yazı yazmıştım isterseniz göz atabilirsiniz: Bhagavad Gita Okumaları – Pramahamsa Yogananda
Kağıt üzerinde yaptığınız şey altı üstü 10 dakika hareketsiz oturmak. Böyle bir aktivitenin insanı konfor alanından çıkarabileceğini düşünmeyiz. Ama çıkarıyor. Sürekli iş halletmeye, çözüm bulmaya, ya da güçlü uyaranların peşinden koşmaya alışmış olan akıl bu dingin aktivite ile ne yapacağını bilemiyor. Hayatı boyunca neredeyse asla kendi kendine durmamış olan akıl, aslında sadece durarak güvenli konfor alanının dışında buluyor kendini. İşin güzel yanı da siz o sırada başka hiçbir şey yapmadığınız için aklın bu durum karşısında yarattığı fırtınayı tüm ayrıntılarıyla izleme fırsatı buluyorsunuz. Haliyle de çok güçlü bir fırtınanın tam ortasında buluyorsunuz kendinizi.
Aklınız meditasyon pratiğiniz rutine girene kadar her alanda savaş açacak bu yeni seçiminize.
Fiziksel Direniş
İlk isyanlar fiziksel alandan gelecek. Mesela kaşınacaksınız, 2 dakika içinde sırtınız ağrımaya başlayacak, bir yeriniz acıyacak vb.
Bu durumda yapmanız gereken şey fiziksel uyaranlardan kaçmaya çalışmak olmamalı. Diyelim ki kaşınıyorsunuz. Kendi kendinize kaşıntı yok diye telkin etmeniz işin başında pek bir işe yaramayacaktır. Yeni başlayanlar için tavsiyem kaşıntıyı kabul etmek. Yani kaşıntı var, kaşınıyorum demek. Sonra da en önemli farkındalıklardan birini deneyimlemenizi istiyorum. Kaşınıyor olmanız, elinizi o bölgeye götürüp, orayı kaşımanızı zorunlu kılmıyor. Kaşınıyor olamanıza karşı nasıl bir tepki vereceğiniz sizin elinizde. Aynı farkındalığı acıya, öfkeye, hayal kırıklığına, sıkıntıya vb. karşı oluşturabildiğinizde hayatını değişecek. Ama biz kaşıntı üzerinden konuşmaya devam edelim.
Kaşınıyorsunuz ve bu uyarana karşı nasıl bir tepki vereceğinizi seçme şansını olduğunu fark ettiniz. İnceleyin kaşıntıyı. Sanki bir bilim adamının bir doğa olayını incelediği gibi inceleyin. Kaşıntı ne kadar büyük bir alana yayılıyor, ne kadar derine iniyor, hissin nasıl bir frekansı var, hangi noktalarda daha yoğun vb.?
Zihinsel Direniş
Aklın meditasyona karşı fiziksel direnişi ile baş etmek daha kolay. Yani nedir en kötü kaşırsın kendini, devam edersin meditasyonuna. Sonra muhtemel yine ve yine kaşınırsın, altı üstü 10 dakika bir şekilde geçer.
Zihinsel direniş biraz daha sinsi. 10 dakika bir türlü geçmiyormuş gibi gelecek. Saat kurduysanız, çalmadı mı acaba diyeceksiniz. Bıraksam ne olur sanki diyeceksiniz. Niye yapıyorum ki ben bunu, neye faydası var diyeceksiniz. Sıkılıyorum ben en iyisi yapmayayım diyeceksiniz.
Tüm bu düşüncelerin karşısında yapmanız gereken kaşıntıya karşı olanla aynı şey aslında. Mantığınız size meditasyon yapmamak için böyle bir sürü nedenle geldi. Kontrolün sizde olduğunu, nasıl tepki vereceğinize kendinizin karar vereceğini fark etmek. Şimdi seçim şansınız var. Meditasyon yapma kararınızdan dönecek misiniz yoksa bu rahatsız hislerle oturmayı başarabilecek misiniz? Yapmanız gereken ya da yapmak istediğiniz şeylerden içten içe çok da geçerli olmadığını bildiğiniz sebeplerle vazgeçtiğiniz oldu mu? Asla olmasın ister miydiniz? Hayatınızın kontrolünü elinize almak ister misiniz? Seçimin elinizde olduğunun farkında mısınız?
Sanılanın Aksine Meditasyon Huzur ve Huşu Dolu bir Aktivite Değildir.
Bir çok kişi huzur bulacağını hayal ederek oturur meditasyona. Sonra yukarıda anlattığım şeyler gelir insanın başına. Aklın isyanlarının bir katmanını susturursunuz aşağıda bin tane daha katman olduğunu, zihnin asla durmadan düşünüp durduğunu fark edersiniz. Kafanızın için o kadar kalabalıktır ki…
Meditasyonda işte tüm bunlarla beraber ama hiç birinden etkilenmeden sarsılmadan oturmaya çalışır insan. Tek bir şeye odaklanıp kalmaya çalışır insan. Ve dışarıdan nasıl görünürse görünsün bu çok zor bir iştir.
Niye uğraşayım bu kadar zorsa diyorsanız, size cevabım şu. Bu zaten sizin kendi aklınızın içi. Zaten bununla sürekli olarak uğraşıyorsunuz. Bilmeden tüm bu seslerin arasında yaşamaya çalışıyorsunuz. Onları fark etmek ve nasıl durdurabileceğini öğrenmek hem kendinizle hem de dünyaya ile ilişkinizi kaçınılmaz olarak dönüştürecek.
Eğer yoganın zihni nasıl okuduğunu merak ediyorsanız bu yazımıza da göz atabilirsiniz: Bilincin Haritası.
Meditasyon Eğitimleri
Son olarak da katılabileceğiniz meditasyon derslerinden ve atölyelerinden bahsetmek istiyorum.
Yukarıda meditasyonu çok yalın halde anlattım. Tabi ki bu işin bir sürü yardımcı tekniği var. Karşılaşabileceğiniz değişik meditasyon tekniklerini çok kabaca ikiye ayırabilirim:
1.Sizi kendi kendinize kalmaktan kurtaran teknikler
Yukarıda anlattığım gibi meditasyon zordur. Yeni başlayan bir çok kişi beceremediğini düşünerek kalkar meditasyondan. Belli teknikler vardır sizi oyalar. Böylece işin zor kısmı ile karşılaşmak zorunda kalmazsınız.
Bu teknikler dinlendirici, huzur verici ve hatta zaman zaman şifalı olabilir. Ama bunlar sizin meditasyon pratiğinizi, aklınızı düşüncelerden arındırma beceriniz geliştirmez.
2. Sizi kendinizi bulma yolculuğunuzda destekleyen teknikler
Bazı öğretiler vardır sizi hem meditasyona hazırlar, hem de orada neler bulabileceğiniz konusunda yönlendirir. Örneğin yoga bunlardan biridir.
Yazının başında dediğim gibi yoga aslında meditasyondur. Mat üzerinde yapılan asanlar işin çok minik bir kısmıdır. Yani demek istediğim aslında yoga geleneğinin özüne bağlı bir okul ya da eğitmenle çalıştığınızda zaten bir meditasyon eğitiminde olacaksınız.
Bizimle çalışmak isterseniz online ve özel yoga derslerimiz için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Sonuç olarak demek istediğim şu:
- Sadece günde 15 dakika dik ve kıpırtısız bir şekilde oturup meditasyon yapmaya başlayabilirsiniz.
- Daha ileri teknikler için size anlamlı gelen öğretilerin güvenilir eğitmenlerinden dersler alabilirsiniz.
- Eğer bir meditasyon pratiği çok rahatsa, sizi rahatsız eden hiçbir yanı yoksa, meditasyon pratiğinizin çok derin olmadığından şüphelenebilirsiniz.
- Bu kötü bir şey yaptığınız anlamına gelmez, belki de ihtiyacınız olan budur.
- Hiçbir şey yapmamak yerine rahatlatıcı bir şeyler yapıp adına da meditasyon demek sizin için daha iyi olabilir. Sadece aklınızda bulunsun daha fazlası mümkün.
Kolay gelsin.
Konuyla ilgili bize sormak ya da söylemek istedikleriniz varsa, iletişim bölümünden bize mesaj atabilirsiniz.